Şanlıurfa denildiği zaman akıllara yer edinen Balıklı Göl, hem efsanesi hem de kültürü ile bütün dikkatleri üzerine toplamayı başarmıştır. Gölün içerisinde bulunan balıkların kutsal olduğuna inanılırken çevresinde bulunan tarihi yapıları ile bu şehri turistik açıdan önemli bir konuma getirmiştir.
Balıklı Göl Tarihi
6. yüzyıla kadar göl çevresinde bulunan akarsular toplanarak Halepli Bahçesi’nden geçip balıklı göle dökülmektedir. 525 yılında yaşanan büyük bir su baskınından sonra şehir tamamen su altında kalmış, binlerce insanın ölümüne sebep olmuştur.
Günümüzde Şanlıurfa olarak bilinen bu şehir o zamanlar da Edassa olarak bilinmektedir. Bizans İmparatoru I. Justinianos 527 yılında tahta çıktıktan sonra Edassa için yaşanan su baskınından haberdar olduktan sonra üzülmüş, yüklü bir miktar para ile mühendis ve uzmanları buraya göndermiştir.
Mühendis ve uzmanlar bu üzücü olayın tekrar yaşanmaması için taşkın önleme duvarı inşa etmiştir. Uzmanların yaptığı bu inşa sonrasında Karakoyun Deresi kazıldı, Halepli Bahçesi taşkınlardan kurtarıldı.
I. Justinianos’un yaptığı bu iyilikten sonra şehir uzun bir süre “Justinianopolis Şehri” olarak bilinmiştir. Haliürrahman ile Aynzeliha Göllerinde uzun bir süre su sporları ve yüzme yarışları yapılmıştır.
Balıklı Göl Hakkında Bilgi
Balıklı Göl denmesine rağmen iki gölün bir araya gelmesinden oluşmaktadır. Aynzeliha ile Halil-Ür Rahman Göllerine Balıklı Göl denmektedir. Göl çevresinde bulunan dere ve akarsular buralara dökülür.
Balıklı Gölü oluşturan Haliürrahman Gölü’nün uzunluğu 150 metre genişliği ise 30 metre civarındadır. Nemrut kızının Zeliha ismindeki kızından adını alan Balıklı Göl’ün diğer kısmını oluşturan Aynzeliha Gölü’nün uzunluğu 50 metre genişliği ise 30 metredir.
Göl içerisinde bulunan balıkların türü hakkında net bir bilgi bulunmamaktadır. Buna rağmen bazı kayıtlarda ‘sazan balığı’ olduğu belirtilmektedir. Göl içerisinde yaşayan balıkların kutsal olduğuna inanılıp, balıklara kimse dokunamaz dokunanlarında lanetleneceği düşünülmektedir.
Balıklı Göl Efsanesi
Hz. İbrahim Nemrut döneminde putperestliğe karşı olduğu için bu amaç doğrultusunda savaş vermiştir. Nemrut bu savaş karşısında Hz. İbrahim için “ateşe atılma” cezası vermiş, halk bu emri yerine getirmiştir. Hz. İbrahim halk tarafından ateşe verildikten sonra ateşe atıldığı yer havuzlu bir bahçeye dönüşmüştür. Halk tarafından Hz. İbrahim’in ateşe verilmesi için kullanılan odunlar ise balığa dönüşmüştür.
Hz. İbrahim’e aşık olan Nemrut’un kızı Zeliha ise kendisini ateş ile yakmaya karar vermiş, ateşe attığı yer ise güllük gülistanlık olmuştur.Balıklı Gölü oluşturan her iki gölde isimlerini burada almıştır.
Burasıyla ilgili anlatılan efsaneler hakkında daha detaylı bilgi için “Balıklı Göl Efsanesi” başlıklı yazımızı okumanızı tavsiye ederiz.
Balıklı Göl Nerede ve Nasıl Gidilir?
Şanlıurfa’nın simgesi haline gelen Balıklı Göl, yaklaşık olarak İstanbul’a 1263 kilometre, Ankara’ya 810 kilometre, İzmir’e ise 1251 kilometre uzaklıktadır. Şehir merkezinde yer alan bu göle yürüyerek ve ya dolmuşlarla ulaşabilirsiniz.
Şehir merkezinden özel aracınız ile ulaşım sağlamak isterseniz yön tabelalarını takip ederseniz kolayca ulaşabilirsiniz.
Şanlıurfa Büyükşehir Belediyesi’nden yaklaşık 1 kilometre uzaklıkta bulunmaktadır.
Şanlıurfa GAP Havalimanı’ndan göle uzaklık yaklaşık olarak 40 kilometredir. HAVAŞ ve ya taksi kullanarak kolayca göle ulaşım sağlayabilirsiniz.