Mardin Gezilecek Yerler (Mardin Gezi Rehberi)

MardinGüneydoğu Anadolu Bölgesi içerisinde ziyaret edilmesi gereken yerler listesinin en başında yer alan ve içerisinde, tarihsel süreç içerisinde Anadolu’dan geçmiş bütün uygarlıkların izlerini taşıyan eşsiz bir şehirdir. Coğrafi konumu nedeniyle verimli Mezopotamya ovasının ortasında bulunan ve binlerce yıllık eşsiz bir tarihe sahip olan Mardin içerisinde, ziyaret edebileceğiniz, camiden müzeye kadar onlarca yer bulunmaktadır.  Peki Mardin’de gezilecek yerler nelerdir?

Mardin’de Gezilecek Yerler

KİLİSELER

Deyrul Zafaran Manastırı (Mor Hananya)

Eşsiz bir mimari ile 5. Yüzyıl içerisinde yaptırılan Manastır, Süryani Kilisesi’nin en önemli merkezlerinden birisi olarak kabul edilmektedir ve yapıldığı dönemden 640 yılına kadar Süryani Ortodoks patriklerinin ikametgah yeri olarak kullanılmıştır. Mardin’in 4 km doğusunda ve Mardin Ovasına hakim bir noktada bulunan manastır, 3 kattan oluşmaktadır ve inşaatına 5. Yüzyılda başlanmış olmasına rağmen yapılan eklentiler ile birlikte bugünkü halini alması 18. Yüzyılı bulmuştur. Daha fazla bilgi için Deyrul Zafaran Manastırı başlıklı yazımızı okuyabilirsiniz.

Meryem Ana Kilisesi ve Patrikhane: 1860 yılı içerisinde Patrik Antuan Semheri tarafından yaptırılan ve 21 adet sütun üzerine oturtulan kilise içerisinde, Kemer, yuvarlak taş sütunlar, avluda korkuluklar ve üzüm salkımlı motiflerinin ahşap el işçiliği ile bambaşka bir görünüm sergilediği Patriğin oturma yeri ve İncil vaaz yeri bulunmaktadır. 1895 yılında ise; Antakya Patriği İgnatios Benham Banni tarafından, kilisenin Patrikhane bölümü yaptırılmış ve 1995 yılında yapılan restorasyon sonrası müze olarak kullanılmaya başlanmıştır.

Deyru’lumur Manastırı (Mor Gabriyel): 397 yılında, Savurlu Mor Samuel ile Kartminli Mor Şemun tarafından yaptırılan manastır, Midyat’ın 18 km doğusunda bulunmaktadır ve 615 ile 1049 yılları arasında Metropolitlik Merkezi haline gelmiştir.

Mor Behnam (Kırklar)Kilisesi: Şar Mahallesi içerisinde bulunan kilise, 5. Yüzyıl içerisinde yapılmıştır. Günümüzde, Mardin Metropolitlik Kilisesi olarak kullanılan ve 1170 yılında kırk şehitlere ait olan kemiklerin getirildiği kilise içerisinde, ince taş işçiliği ile işlenmiş mihraplar, dörtyüz yıllık ahşap mihrap kapılar, 1500 yıllık kök boya ile baskı perdeler ve geniş avlusu içinde çan kulesi evi bulunmaktadır.

Mor Yusuf Kilisesi (Surp Hovsep): 1894 yılı içerisinde, Meclis-i Mebusan Üyesi Hovsep Kazasyan tarafından ibadete açılan kilise içerisinde, 21 adet sütun, akustik bir koro balkonu ve birçok değerli ikonası bulunmaktadır.

Mor Yakup Manastırı (Nusaybin): 328 yılına kadar Mecusi tapınağı olan ancak 328 yılında Mor Yakup’un ölümü ile birlikte adına ithaf edilen manastır bünyesinde 19. Yüzyıla kaddaar rahipler yaşamıştır.

Midyat Meryemana Manastırı: Midyat Anıtlı köyünde yer alan manastır, rivayete göre; 3 Mecusi tarafından kurulan bir şehirdir.

Mor Dımet Manastırı: Savur İlçesinin Dereiçi köyü sınırlarında bulunan manastırı ziyaret eden romatizma sahibi insanların iyileşmeleri nedeniyle “Romatizma Manastırı” olarak da bilinmektedir.

CAMİLER

Mardin il sınırları içerisinde bulunan camileri ismen belirtmek gerekirse; Mardin’in en eski camisi olarak kabul edilen ve Cami-i Kebir olarak da bilinen Ulu Camii, 1214 yılında, Melik Mansur Nasreddin Aslan tarafından inşa ettirilen Şehidiye Camii, 14. Yüzyılın ikinci çeyreğinde yaptırılan ve Bab Es Surolarak da bilinen Melik Mahmut Camii, 1314 yılında Artukoğullarından Melik Salih ve Melik Muzaffer’in adamlarından Abdullatif Bin Abdullah tarafından yaptırılan ve Latifiye Camii olarak da bilinen Abdullatif Camii ziyaret edilebilir.

Bunların dışında 1756 yılında Ahmet Paşa’nın kızı Adile Hanım tarafından yaptırılan Reyhaniye Camii, Emin Necmeddin İlgazi Artukoğulları tarafından yaptırılan ve Maristan Camii olarak da bilinen Necmeddin Camii, eski bir kilise temeli üzerine kurulmuş olan Kasım Tuğmaner Camii, 1170 yılında İslam hakimiyeti döneminde Mor Yusuf Kilisesi iken cami haline getirilen Şeyh Çabuk Camii, yapım yılı ve kim tarafından yaptırıldığı kesin olarak bilinmeyen Şeyh Salih Camii, Nusaybin ilçesinde bulunan Zeynel Abidin Camii ve Mardin Artuklu’larından Yavlak Hasan tarafından inşaatı başlatılan ve kardeşi Artuk Aslan tarafından tamamlanan Kızıltepe Camii şeklinde sıralama yapılabilir.

KALELER

Mardin Kalesi: Bir diğer adı Kartal Yuvası olan, 10. Yüzyıl içerisinde Hamdaniler tarafından inşa edilen, 1 km uzunluğa ve 30-150 metrelik bir genişliğe sahip olan kale, Mardin’e hakim bir manzaraya sahiptir. Subari, Sümer, Babil, Mitaniler, Asur, Pers, Roma, Bizans, Emevi, Abbasi, Hamdaniler,Selçuklular, Artuklu, Karakoyunlu, Akkoyunlu, Safaviler, Osmanlılar dönemlerini yaşamış olması nedeniyle oldukça önemli bir kaledir.

Fatih Kalesi : Eski bir yerleşim bölgesi üzerinde kurulmuş olan kale, Ömerli’nin 8 km güneydoğusunda kalane Beşikkaya köyü yakınlarında kurulmuştur.

Rabbaat Kalesi : Artuklu döneminin en büyük eserlerinden birisi olarak kabul edilen kale, Derik ilçesinin 15 km batısında kalan Hisaraltı Köyü içerisinde kurulmuştur.

Marin – Merdis Kalesi : Eski Merdis şehrinin içerisinde bulunan yüksek bir kayalık üzerine kurulan kale, Nusaybin ilçesinin 15 km kuzeydoğusunda kalan Eskihisar köyü sınırları içerisinde bulunmaktadır. Ortalama 1500 metrelik bir çevreye sahip olan kale, 12 adet kule ile desteklenmektedir.

Aznavur Kalesi : 970 yılında Abdullah Bin Hamdan tarafından yaptırılan ve Nusaybin ilçesinin 14 km kuzeydoğusunda yer alan kale, 400 metre uzunluğa ve 30-60 metre genişliğe sahiptir.

ÇARŞILAR

Kayseriyye : Bezestan olarak da bilinen Kayserriyye çarşısı, Ulu Cami’nin kuzeyinde bulunmaktadır. Mardin Ulu Cami’nin vakfına ait olduğu iddia edilen çarşının 1487 ile 1502 yılları arasında yapıldığı tahmin edilmektedir.

Revaklı Çarşı : Tam yapım yılı kesin olarak bilinmeyen çarşı, Reyhaniye Camii’nin batısında bulunmaktadır.

Akırcılar Çarşısı : Kazancılar Çarşısı olarak da bilinen Akıncılar Çarşısı, tamamen bakırcı esnafına ait bir çarşıdır.

HAMAMLAR

Radviyye Hamamı : Mardin’in kuzeyinde Gül Mahallesi’nde, Radviyye Medresesi’nin güneyinde bulunan ve 12. Yüzyılın sonlarında yapıldığı tahmin edilen hamam, esme ve moloz taş kullanılarak yapılmış dikdörtgen bir yapıya sahiptir ve içerisinde hamam, soyunmalık, ılıklık ve sıcaklık gibi bölümleri bulunmaktadır.

Ulu Cami Hamamı : Mardin Ulu Cami Mahallesi’nde bulunan, 1312 ile 1363 yılları arasında yaşayan Artuklu Sultanı Melik Salih tarafından Ulu Cami’ye vakıf olarak yaptırılan hamam, mimari yapısı itibari ile 14. Yüzyıla ait olduğu tahmin edilmektedir. Kesme ve moloz taştan yapılan hamamın soyunmalık kısmı yüksek kasnaklı bir kubbe ile örtülü durumdadır.

Emünüddin Hamamı Mardin Mâristan Mahallesi ierisinde bulunan Emüniddin Külliyesi’nin bir bölümünü oluşturan, XII.yüzyılın ilk yarısında yapıldığı tahmin edilen ve Mardin’deki ilk Türk hamamı olarak bilinen hamamın, sadece soyunmalık bölümü günümüze kadar gelebilmiştir.

Yeni Kapı Hamamı Mardin Yeni Kapı (Bab-ı Cedid) Mahallesi’nin güneyinde bulunan, 1258 ile 1285 yılları arasında yaşamış Melik Muzaffer Kara Arslan’ın vakıfları arasında bulunan hamam, 1915 yılında, Evkaf Memuru Şükrü Efendi tarafından onarılmış olmasına rağmen günümüze kadar sadece kalıntıları ulaşabilmiştir.

Emir Hamamı : Yan yana iki büyük kubbeli mekandan hamam, Mardin’in güneyinde bulunmaktadır.

MÜZELER

Mardin il sınırları içerisinde ziyaret edebileceğiniz müzeleri ismen belirtmek gerekirse; Mardin Müzesi, Sabancı Kent Müzesi ve Dara Harabeleri şeklinde sıralama yapılabilir.

Dara Harabeleri

Mardin-Nusaybin karayolu üzerinde bulunan antik kent Dara’da yapılan kazı çalışmaları devam etmektedir. Mezopotamya’nın Efes’i olarak kabul edilen Dara, İpek Yolu üzerinde bulunan önemli bir yerleşim yeri olarak kabul edilmektedir ki yapılan kazı çalışmalarından elde edilen bulgulara göre; dünyanın ilk su barajının burada kurulduğu tahmin edilmektedir. Dara antik kentinden günümüze kale, kilise, köprü, su kanalları, depo, su sarnıçları, arasta, kaya mezarları ve sivil yerleşim binalarına ait kalıntılar ulaşmış olması, Ahamanişlerin tanrısı Ahura Mazda’ya inanıldığını ve bunun için de birtakım ateş kuleleri yapıldığını göstermektedir.

GELENEKSEL MARDİN EVLERİ

Mardin içerisinde, yapı malzemesi olarak kullanılan sarı kalker taşı, kolay işlenebilen bir yapıya sahiptir ve bölgedeki birçok ocaktan çıkarılan taş, yapılara genel olarak hakim olmakla birlikte kapı, pencere, asma kat gibi zorunlu kullanım alanları dışınsa ahşap işçiliğine yer verilmemiştir. Mardin evleri, genel olarak yüksekliği 4 metreye ulaşam duvarlar tarafından çevrilirerek sokaktan ayırılır ki evlerin sert iklim şartları karşısında korunmlarını sağlamaları nedeniyle oldukça önem arz ederler.

Firdevs Köşkü : Nusaybin’e giden yol üzerindeki Vali Konağı’nın yanında bulunan ve 1312 ile 1363 yılları arasında yaşamış Artuklu Melik Salih tarafından yapıldığı bilinen köşk, günümüzde bazı bölümlerinin kapalı olması ile birlikte Mardin mimarisinin gelişmiş ve büyük ölçüde uygulanmış bir örneğini oluşturmaktadır.

MAĞARALAR

Mardin il sınırları içerisinde bulunan ve gezilebilecek olan mağaraları ismen belirtmek gerekirse; Mardin Gızzelin Mağarası (İplik Dokuma), Midyat Linveyri Şifa Mağarası, Mardin Şakolin ve Firiye, Midyat Kefilsannur, Midyat Şenköy Kefilmelep, Kefilmardin, Midyat Hapisnas, Midyat Tınat, Savur Kıllıt, Kızıltepe Hanika ve Salah, Nusaybin Hessinmeryem ve Sercahan, Mazıdağı Gümüşyuva ve Avrıhan, Derik Derinsu, Dırkıp ve Haramiye Mağaraları şeklinde sıralama yapılabilir.

İlgili Yazılar